Yaşam

5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü 2023

5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü nedir, ne zaman kutlanıyor ve nasıl ortaya çıktı? 5 Aralık 1934 de ne oldu? Türk kadın hakları nelerdir? 5 Aralık 1934 yılında kadınlara verilen haklar nelerdir?

5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü nedir, ne zaman kutlanıyor ve nasıl ortaya çıktı? 5 Aralık 1934 de ne oldu? Dünya Kadın Hakları hangi gün? 5 Aralık Kadın Hakları Günü mü?

Türk kadın hakları nelerdir? 5 Aralık 1934 yılında kadınlara verilen haklar nelerdir? Dünya Kadın Hakları Günü’nün önemi ve tarihçesi nedir, nasıl ortaya çıktı, ilk ne zaman kutlandı? Dünya Kadın Hakları Günü hakkında detaylı ve kapsamlı bilgiler, Kadın Hakları kutlama mesajları, alıntılar, sözler, güçlü kadın sloganları

Dünya Kadın Hakları Günü

Oy kullanma hakkı, demokratik bir ülkede temel bir sivil haktır. Demokrasinin temel taşı olan oy kullanma hakkı tüm vatandaşlara aittir – ancak bu her zaman böyle değildi. Yakın zamana kadar çoğu ülke, nüfusunun yarısına, yani kadınlara oy hakkı tanımadı.

Birinci Dünya Savaşı’nın ardından ve Mustafa Kemal Atatürk’ün Anadolu’ya gelişiyle birlikte, modern, batılı değerlere dayalı yeni bir cumhuriyetin kurulması bir zorunluluk olarak ortaya çıktı. Nitekim 1923’te Cumhuriyet’in ilanıya birlikte modernleşmeye süreciyle birlikte temel haklar, özgürlükler bağlaında birçok devrim ve yenilik hayata geçti.

Türkiye, Amerika ve çoğu Avrupa ülkesinden önce kadınlara oy hakkı tanıyan ilk ülkelerden birisidir. 5 Aralık 1934’te Türk kadınına seçme ve seçilme hakkı ilk kez Türkiye’de, Batılı ülkelerdeki birçok kadından önce verilmiştir. Kadınların siyasi hayatta seçme ve seçilme hakkını elde etmesi; toplumsal hayatta gerçekleşen Atatürk Devrimleri’nden birisidir.

Türkiye’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, 5 Aralık 1934’te Seçim Kanunu’nda değişiklik yaparak kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanınmasını sağladı. 8 Şubat 1935’te ilk kez milletvekilliği seçimlerine katılan Türk kadınları, parlamentoda 18 sandalye kazandı. (1936’da boşalan milletvekillikleri için yapılan ara seçimde Hatice Özgener, Çankırı’dan milletvekili seçilmiş, böylece TBMM’nin 5. döneminde 18 kadın parlamenter Meclis’te bulunmuştur.)

  • Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde 89 yıl önce yürürlüğe giren bu kanun ile birlikte kadınlar, demokratik haklarına kavuştu.

Kadın hakları, dünya çapında kadınlar ve kız çocukları için talep edilen haklar ve yetkilerdir. Kadın hakları kavramlarıyla yaygın olarak ilişkilendirilen konular arasında bedensel bütünlük ve özerklik, cinsel şiddetten uzak olma, oy kullanma, kamu görevinde bulunma, yasal sözleşmeler, aile hukukunda eşit haklara sahip olma, çalışma, adil ücret veya eşit ücret, üreme haklarına sahip olmak, mülk sahibi olmak ve eğitim gelir.

Bu anlamlı gün; kadın sorunlarının gündeme getirilmesi, bu konuda bir farkındalık yaratılması ve çözümler bulunması yolunda önemli bir gündür. Çağdaş, demokratik, ileri bir toplum için kadınların güçlendirilmeleri, etkinlik alanlarının genişletilmesi, eğitim, istihdam, sağlık, siyaset, hukuk vb. alanlarda eşit fırsat ve olanaklardan yararlanmalarının sağlanması adına büyük önem taşımaktadır. Kadınların kendi hakları uğrundaki mücadeleleri daha eşitlikçi bir toplum yaratılmasını sağlamak ve buna bağlı olarak da toplumun bütünü açısından demokratik bir anlama sahiptir.

Dünyada ve Türkiye’de Kadın Hakları Tarihi

Mustafa Kemal Atatürk’ün 5 Aralık 1934’te Seçim Kanunu’nda değişiklik yapılmasını sağlayarak Fransa, İtalya, Belçika ve İsviçre gibi ülkelerden önce Türk kadınına seçme ve seçilme hakkını verdiğini biliyor muydunuz?

Atatürk devrimlerinin en önemlilerinden biri de hiç kuşkusuz kadınlara tanınan seçme ve seçilme hakkı olmuştur. 5 Aralık 1934’de Anayasa ve Seçim Kanunu’nda yapılan yasa değişikliği ile kadınların ilk kez oy kullanmasının ve aday olabilmesinin önü açıldı. Bu kanunla birlikte Türkiye, Fransa, İtalya, Belçika ve İsviçre gibi ülkelerden önce kadınlara bu hakkı tanıyan ülke oldu.

Türkiye’de 17 Şubat 1926’da İsviçre Medeni Kanunu örnek alınarak TBMM’de kabul edilen ve 4 Ekim 1926 tarihinde yürürlüğe konulan Türk Kanunu Medenisi diğer adıyla Türk Medeni Kanunu ile kadının hukuki statüsünün değiştirilmesinden sonra kadına hem aile içinde hem de birey olarak eşit haklar tanınmıştır.

Türk kadını 3 Nisan 1930’da yapılan yerel seçimlerde oy kullanma hakkını elde etti. 1930’da belediye seçimlerinde seçilme hakkının tanınmasından sonra, 1933’te Türk kadınları köy meclisine de seçilme hakkı kazandılar. Dört yıl sonra, 5 Aralık 1934’te çıkarılan yasayla Türk kadınları, diğer birçok ülkeden önce tam genel oy hakkını elde etmiş oldular.

Örneğin, Amerika Birleşik Devletleri, 19. anayasa değişikliğinin ardından 1920 yılına kadar kadınlara oy hakkı vermedi. Türk hükümeti, o zamanlar Orta Doğu’da alışılmadık bir uygulama olan kadınlara doğum izni de verdi ve o zamanlar Orta Doğu’da yaygın bir uygulama olmayan kadınların eğitimi için de mali destek sağlandı. Aynı zamanda Türkiye, kızlara yönelik eğitim programları gibi kadınlara sosyal hizmetler de sağladı.

1893’te Yeni Zelanda, kadınlara ulusal düzeyde oy kullanma hakkı veren ilk ülke oldu. Avustralya kadınlara 1902’de oy kullanma hakkı verdi. Kanada’da çoğu eyalet 1917 ile 1919 arasında kadınların oy hakkını yürürlüğe koydu.

İtalya’da 1945, Fransa’da 1944, Belçika’da 1960, İsviçre’de 1971 yılında kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilmesiyle Türkiye ve Türk kadınları diğer medeniyetlere de öncü olmuştur.

Kadın hakları neden önemlidir?

Hepimiz insan haklarına sahibiz. Bunlar, şiddet ve ayrımcılıktan uzak yaşama hakkını; ulaşılabilir en yüksek fiziksel ve zihinsel sağlık standardına sahip olmak; eğitimli olmak; mülk sahibi olmak; oylama, seçme-seçilme ve eşit ücret kazanmak gibi sıralanabilir.

Kadının en temel hakkı özgür doğması ve erkekler ile eşit haklara sahip olmasıdır. Ayrıca her kadın fikir ve düşüncelerini özgür bir şekilde ifade etme hakkına sahiptir. Bu haklar her kadının temel haklarıdır. Temel hakların korunması ise bilinçli toplumlarda kolayca olur.

Kadın hakları aktivistlerinin başarılarını kutluyor ve bize kadınların yaşadıkları günlük mücadeleleri hatırlatıyor.

Dünya Kadın Hakları Günü ne zaman?

5 Aralık 1934 tarihinde “Kadınlara Milletvekili Seçme ve Seçilme Hakkı” veren yasanın kabulü ile her yıl “Kadın Hakları Günü” olarak kutlanmaktadır. 5 Aralık tarihi, bu anayasa değişikliği sonrasında her yıl Dünya Kadın Hakları günü olarak kutlanmaya başlandı.

  • 2023 – 5 Aralık Salı
  • 2024 – 5 Aralık Perşembe
  • 2025 – 5 Aralık Cuma
  • 2026 – 5 Aralık Cumartesi

Çağdaş ve demokratik bir toplumda yaşamanın temeli eşit haklara sahip olmaktır. 5 Aralık bu nedenle farkındalık yaratmak açısından önemli bir gündür.

Kadınların hayatın ve toplumun her alanına katılımı ve eşitliği için verilen kesintisiz mücadele onuruna her yıl 26 Ağustos Kadın Eşitliği Günü (Women’s Equality Day) olarak kutlanır.

İslam’da Kadın

Müslümanların Hz. Peygamber Efendimiz (Sav) aracılığıyla 23 yıl boyunca vahiyle insanlığa indilrilen yüce kitabı Kuran-ı Kerim, İslam toplumuna rehberlik etmiş ve Arap toplumundaki mevcut gelenekleri değiştirmiştir. Kuran, kadınlara evlilik, boşanma ve miras konusunda sınırlı haklar öngörür. Kur’an, ailesinin değil kadının kocasından kendi kişisel mülkü olarak idare edebileceği bir çeyiz almasını sağlayarak, kadınları evlilik akdinin yasal tarafı yapmıştır.

Kadınların İslam öncesi konumuna kıyasla, İslami mevzuat muazzam bir ilerleme anlamına geliyordu; kadının, en azından kanun lafzına göre, ailesinden veya kendi işinden kazandığı serveti yönetme hakkı vardı.

Böyle bir tarihsel bağlamda bakıldığında, İslam Paygamberi Hz. Muhammed (sav) “kadın hakları adına tanıklık eden bir figür olarak görülebilir.”

Kadın haklarını savunan kişiye ne denir?

Kadın insan hakları savunucuları, herhangi bir insan hakları konusunda çalışan tüm kadın ve kız çocuklarıdır ve kadın haklarını ve toplumsal cinsiyet eşitliğine ilişkin hakları desteklemek için çalışan her cinsiyetten kişidir.

Feminizm, kadınların haklarını tanıyarak bu hakların korunması amacıyla eşitsizliklerin ortadan kaldırılmasına yönelik muhtelif ideolojiler, toplumsal hareketler ve kitle örgütlerinden oluşan harekettir.

Kadın hareketi, cinsiyet eşitliğini sağlamak ve sosyal bir grup olarak kadınların yaşamlarını iyileştirmek için çalışan ve mücadele eden kadın ve erkeklerden oluşur. Bireyler tarafından kendilerini ve bu alanlardaki çalışmalarını tanımlamak için çeşitli nedenlerle başka birçok terim kullanılabilir.

Türkiye’nin ilk kadın devlet memuru kimdir?

  • 1892’de ilk Türk kadın romancı Fatma Aliye Hanım”Muhadarat” adlı ilk romanını kendi adıyla yayımlamıştır.
  • 1913 yılında ilk kadın devlet memuru Bedriye Osman Hanım Telefon İdaresinde göreve başladı.
  • 1913’de Belkıs Şevket Hanım uçağa binen ilk Türk kadın unvanını aldı.
  • 1920’de ilk Türk kadın avukat Süreyya Ağaoğlu (Ahmet Ağaoğlu’nun kızı) İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ne kaydoldu.
  • 1921’de Dr. Safiye Ali Almanya’da tıp eğitimini tamamlayarak ilk Türk kadın hekim olarak tarihimizdeki yerini aldı.
  • 1924’de ilk kadın diş hekimi Ferdane Bozdoğan Erberk diplomasını aldı.
  • 1925’de Suat Hilmi Berk ilk kadın sulh hukuk hâkimi oldu.
  • 1930’da ilk kadın belediye başkanı Sadiye Ardahan Artvin-Yusufeli/Kılıçkaya Beldesi’den seçildi.
  • 1930’da ilk kadın yargıçlar atandı.
  • 1971’de ilk kadın bakan Dr. Türkan Akyol meclis dışından bağımsız olarak Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı olarak atandı. Akyol aynı zamanda ilk kadın rektördür.
  • 1972’de Türkiye’de ilk kadın partisi olan Türkiye Ulusal Kadınlar Partisi kuruldu.

Kadın hakları nasıl korunur?

Anlaşmalar ve uluslararası teamül hukuku da dahil olmak üzere uluslararası insan hakları hukuku, kadınların ve kız çocuklarının haklarını korur. Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Ortadan Kaldırılmasına İlişkin Sözleşme (CEDAW), Çocuk Hakları Sözleşmesi (ÇHS) ve Uluslararası Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesi, kadınların ve kız çocuklarının haklarını tanır ve bunları güvence altına alır.

Ülkemizde kadın hakları kanun, yönetmelik ve aile mahkemelerince korunmaktadır. Kadın haklarının en önemli koruyucusu kendileridir ve bunun için de haklarının ne olduğunu bilmeleri gerekmektedir.

Tam adı “Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi” olan ya da bilinen adıyla “İstanbul Sözleşmesi” İstanbul’da gerçekleşen Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi toplantısında 11 Mayıs 2011 tarihinde imzaya açılmıştır. Dolayısıyla Türkiye, 11 Mayıs 2011 tarihinde sözleşmeyi imzalayan ilk ülke olmuştur. Sözleşme, 2020 yılının Temmuz ayı itibarıyla 46 ülke ve Avrupa Birliği tarafından imzalanmıştır.

‘İstanbul Sözleşmesi’ kadınlara yönelik şiddet ve ev içi şiddetin önlenmesi ve bunlarla mücadeleye ilişkin devletlerin yükümlülüklerini belirleyen, atması gereken adımları ortaya koyan bir çerçeve metindir. Kadına yönelik şiddeti ve ev içi şiddeti doğrudan hedef alan ilk Avrupa sözleşmesi olan İstanbul Sözleşmesi’ni ilk imzalayan ülke Türkiye’dir. 2014’te yürürlüğe giren İstanbul Sözleşmesi 46 ülke ve Avrupa Birliği tarafından imzalanmış ve imzacı ülkelerin 34’ünde onaylanmıştır.

20 Mart 2021 tarihinde Resmî Gazetede yayımlanan 3718 sayılı cumhurbaşkanı kararı sonucunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından sözleşmenin feshedilmesine karar verildi. Türkiye, 2021’de feshederek sözleşmeden çekilen ilk ve tek ülke oldu. Sözleşme, feshedilmesinin ardından 1 Temmuz 2021’de Türkiye’de yürürlükten kaldırıldı.

Türkiye’de kadın erkek eşitliği ne zaman oldu?

Avrupa Birliği müktesebatına uyum çerçevesinde yürütülen çalışmalar içerisinde kadın hakları konusundaki yasal düzenlemeler de yer almaktadır. 3 Ekim 2001 tarihinde TBMM’de kabul edilerek 17 Ekim 2001 tarihinde yürürlüğe giren Anayasa değişiklikleri, aile içinde kadın-erkek eşitliği kavramını güçlendirici hükümler içermektedir.

  • 1926’da Türk Medeni Kanunu’nu ile erkeğin çok eşliliği ve tek taraflı boşanmasına ilişkin düzenlemeler kaldırıldı, kadınlara boşanma hakkı, velayet hakkı ve malları üzerinde tasarruf hakkı tanındı.
  • 1930’da Kadınlara belediye seçimlerinde seçme ve seçilme hakkı tanındı. Kadınların doğum izni düzenlendi.
  • 1933’te Kız çocuklarına mesleki eğitim vermek amacıyla Kız Teknik Öğretim Müdürlüğü kuruldu. Köy Kanunu’nda değişiklik yapılarak kadınlara köylerde muhtar olma ve ihtiyar meclisine seçilme hakları verildi.
  • 1934’te Anayasa değişikliği ile kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanındı.

8 Şubat 1935’te yapılan Türkiye Genel Seçimlerinde 17 kadın milletvekili ilk defa Meclise girdi. TBMM’ye seçilen ilk kadın milletvekilleri isimleri şunlardır:

Mebrure Gönenç (Afyonkarahisar), Hatı Çırpan (Satı Kadın Ankara), Türkân Baştuğ Örs (Antalya), Sabiha Gökçül Erbay (Balıkesir), Ayşe Şekibe İnsel (Bursa), Hatice Özgener (Çankırı), Huriye Öniz Baha (Diyarbakır), Fatma Memik (Edirne), Nakiye Elgün (Erzurum), Fakihe Öymen (İstanbul), Benal Nevzad İstar Arıman (İzmir), Ferruh Güpgüp (Kayseri), Bahire Bediz Morova Aydilek (Konya), Mihri Pektaş (Malatya), Meliha Ulaş (Samsun), Esma Nayman (Seyhan), Sabiha Görkey (Sivas), Seniha Hızal (Trabzon).

  • 1936’da İş Kanunu yürürlüğe girdi. Kadınların çalışma hayatına düzenleme getirildi.

TBMM’de 7 Mayıs 2004 tarihinde kabul edilerek 22 Mayıs 2004 tarihinde yürürlüğe giren Anayasa değişiklikleri çerçevesinde de Anayasa’nın “Kanun önünde eşitlik” konulu 10. maddesinde yapılan düzenlemeyle, “Kadın ve erkek” eşit haklara sahiptir.

Kadınlara miras hakkı ne zaman verildi?

Türkiye’de kadın hakları konusu, Batı dünyasındaki gelişmelere paralel olarak 19. yüzyıl ortalarından itibaren gündeme gelmiştir.

1858’de yayımlanan “Arazi Kanunnamesi”nde mirasın kız ve erkekler arasında eşit olarak paylaştırılacağı hükmü yer alırken, kadınlar miras yoluyla mülkiyet hakkını kazandı.

Cumhuriyet öncesi 1858 yılında yayımlanan ‘Arazi Kanunnamesi’nde mirasın kız ve erkekler arasında eşit olarak paylaştırılacağı hükmü yer alırken, kadınlar miras yoluyla mülkiyet hakkını kazandı. Aynı yıl Kız Rüştiyeleri açıldı.

1926 yılında kabul edilen Türk Medeni Kanunu’nu ile kadınlara boşanma hakkı, velayet hakkı ve malları üzerinde tasarruf hakkı tanınmış oldu.

Günümüzde Türkiye’de kadınların başlıca sorunları şunlardır:

  • Aile içi şiddete ve zorbalığa maruz kalmak
  • Toplumsal ve kültürel baskı.
  • Eğitim-öğretim imkânlarından yoksun bırakılmak.
  • Çalışma hakkından yoksun bırakılmak.
  • İş yerinde ayrımcılık ve gelir adaletsizliği.

Türkiye’de kadınların en önemli 5 sorunu sırasıyla şiddet, namus cinayetleri, erken evlilik, aile baskısı ve ekonomik bağımsızlığın olmaması olarak tanımlanmaktadır.

Kadın Hakları Günü Etkinlikleri

Günümüzde kadın olmak kolay değil. Kadın haklarını baskı altına almaktan çok yol kat etmiş olabiliriz ama genel olarak hâlâ ataerkil bir toplumuz. Bu 5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü’nü kutlama vesilesini her zamankinden daha önemli hale getiriyor.

Bugün siyasette, orduda, uzayda ve teknoloji şirketlerinin CEO’ları olarak kadın temsilcileri görüyoruz. Ancak ülkemizde olduğu gibi tüm dünya kadınları, eşit haklara ulaşmak için birçok mücadeleden geçmek zorunda kaldılar. Bir dalga olarak feminizm, dünya çapında kadınların yaşamlarında çok sayıda değişiklik getirdi.

Hayatınızdaki kadınlara teşekkür edin… Hepimiz çalışkan kadınlara bağımlıyız – anneler, büyükanneler, ortaklar, kız kardeşler ve arkadaşlar. Başkaları için yaptıkları tüm fiziksel ve duygusal emek için onlara teşekkür etmek için bugün biraz zaman ayırın!

Kadınların sahip olduğu kurumları veya şirketleri destekleyin. Kadın girişimcileri desteklemek için tüketici gücünüzü kullanın. Bu Aralık ayında, kadınlar için daha fazla fırsatı teşvik ederek kadın haklarına desteğinizi gösterebilirsiniz.

Kadınları dinleyin. Ev hayatında, iş yaşamında kadınlar için rahatsız edici durumları çözmek ve dışarda veya sosyal hayatta karşılaştıkları taciz, eşitsizlik, ayrımcılık gibi birçok sorunu hem anlamak hem de çözüme yardımcı olmak için tek yapmanız gereken onları dinlemektir.

Bir erkek, bir kadının duygularını kızmadan ve hayal kırıklığına uğramadan dinleyebildiğinde, ona harika bir hediye vermiş olur. Kadın, kendisini ifade etmesini güvenli hale getirir. Kendini ne kadar iyi ifade edebilirse, o kadar duyulduğunu ve anlaşıldığını hisseder…

Bu yazılar da ilginizi çekebilir;

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu

Reklam Engelleyici Algılandı

Lütfen reklam engelleyiciyi devre dışı bırakarak bizi desteklemeyi düşünün