Âmin ne demek, anlamı nedir? Âmin kelimesi Kur’an’da geçiyor mu? Neden duaların sonunda ‘Amin’ denir? Allahümme âmin ne demek? Namazda Fatiha suresi okunduğunda ‘amin’ demenin hükmü nedir? İslam’da ve diğer dinlerde kullanımı nasıldır? Namazda neden sadece Fatiha’dan sonra Âmin söylenir? Müslümanlar dualarını neden Amin ile bitirir? Arapçada Amin Nasıl Yazılır?
Âmin ne demek?
“Amin” kelimesi nereden geldi ve ne anlama geliyor?
Amin kelimesi, gündelik hayatta dualarımızda, namazlarımızda ve dilimizde oldukça kullanılan kelimelerden birisidir. Amin, (diğer dinlerdeki telaffuzlarıyla ‘ahmen, aymen, ameen veya amin’) Yahudilik, Hıristiyanlık ve İslam’da Allah’ın hakikatiyle mutabakatı ‘öyle olsun, çok doğru, duamızı kabul et, kabul buyur’ anlamında kullanılan bir sözdür.
Arapça dilinden Türkçe’mize geçmiş olan Amin, Türk Dil Kurumu (TDK)’ye göre ise anlamı şöyledir:
“Öyle olsun, Allah kabul etsin” anlamlarında, duaların arasında ve sonunda kullanılan bir sözdür. Hem İbranice hem de Arapçada bu sözcük doğru, sağlam ve sadık anlamına da gelir.
Yaygın İngilizce çevirileri arasında “gerçekte, doğrusu, gerçekten, öyle veya Allah’ın gerçeğini onaylıyorum” olarak ifade edilir.
Bu kelime genellikle İslam, Musevilik ve Hıristiyanlıkta duaların ve ilahilerin sonunda ‘Allah kabul etsin’ anlamında kullanılan bir sözdür. “Amin” derken, dua edenler Allah’ın sözüne inandıklarını kabul eder veya söylenen dua ve ayetlerle aynı fikirde olduklarını onaylarlar. Müminlerin, Allah’ın dualarını işitip cevap vermesi ümidiyle, alçakgönüllülük ve ümitle Yüce Allah’a kabul ve rıza sözlerini sunmanın bir yoludur.
Arapça Âmin Yazılışı – آمين
Âmin, “kabul buyur” anlamına da gelir, dualardan sonra “âmin” deme uygulaması, alışkanlığı sünnetle sabit olmuştur. Yüce Allah’ın kabul etmesini temenni amacıyla dua sonunda “kabul buyur” anlamında söylenen bir sözdür. Bu kelime Kur’ân’da geçmemektedir.
Müslümanlar, Yahudiler ve Hıristiyanlar, dua etme biçimleriyle pek çok benzerliğe sahiptirler. Bu benzerlikler arasında duaların sonunda “amin” veya “ameen” ifadesini kullanırlar.
Amin ecmain ne demek?
Ecmain kelimesi de, Arapçadan dilimize giren bir kelimedir. Genellikle amin ecmain şeklinde kullanılmaktadır. Anlamı “Allah duanı cümlemiz yani hepimiz için kabul etsin” demektir.
Allahümme âmin : Ey Allah’ım, kabul eyle anlamına gelir.
İslam’da ‘Amin’ Kullanımı
İslam dininde namazlarda Fatiha’dan sonra ‘amin’ demek isteğe bağlı (sünnet) olarak bilinmektedir, zorunlu (vacip) değildir. Bu uygulama Peygamber Efendimiz Hz.Muhammed (sallallahu aleyhi vessellem)’in davranış ve öğretilerine dayanmaktadır.
İslam’da ‘Amin’ telaffuzu, Fatiha Suresi’nin (Kuran’ın ilk suresi) her okunuşunun sonunda beş vakit namazın her birinde okunur. Aynı zamanda kişisel ve toplu dualarda duanı sonunda ve cümlelerin sonunda da söylenir.
Hz. Peygamber (sallallahu aleyhi vesselem),
“İmam ‘âmin’ dediği vakit siz de ‘âmin’ deyiniz. Zira kimin ‘âmin’ demesi meleklerin ‘âmin’ demesine denk gelirse, o kişinin geçmiş günahları affolunur.” (Buhârî, Ezan, 111-112; Müslim, Salât, 62, 87) buyurmuştur.
Bu nedenle namazda Fâtiha sûresi okunduktan sonra âmin demek sünnettir (İbn Mâce, İkâme, 14).
Âmîn kelimesi Kur’an’da geçmemektedir. Ancak Hz. Peygamber çeşitli hadisleriyle imamın Fâtiha sûresini tamamlamasının arkasından cemaatin âmîn demesini istemiş (Buhârî, “Tefsîr”, 2; Müslim, “Ṣalât”, 62, 87) ve kendisi de namaz kıldırırken bizzat söylemek suretiyle, Fâtiha’yı yalnız duyanın değil okuyanın da âmîn demesi gerektiğini belirtmiştir.
Dolayısıyla Kur’an’ın ilk sûresi olan Fâtiha’nın sonunda, Kuran’da yazılı olmamakla beraber, âmîn kelimesinin okunması sünnet olarak kabul edilmiştir.
İslam dünyasında ve ülkemizde, genellikle, Bakara sûresinin son âyeti okunurken de وَاعْفُ عَنَّا (ve’fu annâ – bizi affet!), وَاغْفِرْ لَنَا (veğfir lenâ – bizi bağışla!) ve وارْحَمْنَا (verhamnâ – bize acı!) kelimelerinden sonra birer defa âmîn denildiği görülmekte ise de söz konusu ibarelerin en çok tekrarlanan dualar olmaları sebebiyle bu geleneğin sonradan benimsendiği anlaşılmaktadır.
Namazda Fatiha’dan Sonra Amin Demenin Hükmü
4 Büyük Mezhepte Amin Demenin Hükmü Nedir? Namazda Fatiha’dan sonra amin demek namazı bozar mı?
Namazlarda okunan Fâtiha suresinin ardından âmîn demek dört mezhebe göre de sünnettir, ayrıca ‘amin’ demek namazı bozmaz. Kişi tek başına kıldığı namazlarda dahi Fatiha’dan sonra ‘amin’ sözünü söyler.
Cemaatle kılınan namazlarda iki husus üzerine görüş ayrılığı mevcuttur. Bunlardan birisi, kıraati açıktan yapılan namazlarda (sabah, akşam ve yatsı namazı ve teravih namazlarında) imamın âmîn deyip demeyeceği ve âmîn kelimesinin açıktan mı, gizlice mi söyleneceği hususlarıdır.
İmam-ı A’zam Ebu Hanife’ye göre namazda Fatiha’dan sonra, gerek imam ve gerekse cemaat tarafından sessizce (hafiyyen) “âmin” söylenmesi sünnettir. Bu konuda imam, cemaat ve yalnız başına kılanlar arasında fark yoktur. (İbn Âbidîn, Reddü’l-muhtâr, II, 172).
İmam-ı Şâfiî ve Ahmed b. Hanbel’e göre ise kıraati açıktan yapılan namazlarda açıktan, sesli şekilde ve imamla birlikte söylenmesi sünnettir. Diğer gizli kıraatli namazlarda ise gizlice söylenir. (Sünen-i Ebû Dâvud Tercüme ve Şerhi, Şîrâzî, el-Mühezzeb, I, 139-140).
Özetle namazlarda Hanefî, Şâfiî, Hanbelî ve Mâlikî mezheplerine göre imamın âmîn demesi (menduptur) teşvik edilmiştir. Mâlikî mezhebine göre imamın açıktan, cemaatin ise gizlice söylemesi sünnet kabul edilmiştir.
Mendup Ne Demek?
Mendup, teşvik edilen, yapılması kesin olmayan bir tarzda istenen, yani farz ve vâcip olmayan davranışların genel ifadesidir.
İlgili Diğer Konular
- Hangi Namaz Kaç Rekattır?
- Namaz nedir? Neden Namaz Kılıyoruz?
- 5 Vakit Namaz Tablosu
- Fatiha Suresi Arapça-Türkçe Okunuşu ve Anlamı