Cuma Hutbesi

Diyanet Cuma Hutbesi 21 Şubat 2025 “Gaybın Bilgisi…”

Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından hazırlanan 21 Şubat 2025 tarihli Cuma Hutbesi Konusu "Gaybın Bilgisi Yalnızca Allah'a Aittir" oldu.

Diyanet 21 Şubat 2025 Cuma hutbesi yayımlandı. Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından hazırlanan 21 Şubat tarihli Cuma hutbesinin konusu Gaybın Bilgisi Yalnızca Allah’a Aittir” oldu.

Cuma hutbesi ne zaman okunur? Bu haftaki 21 Şubat 2025 Cuma hutbesi yayınlandı mı, hutbenin tam metni nedir? Peki bu hafta hutbe ne zaman yayımlanacak? Bugünkü Cuma Hutbesinin konusu nedir, belli oldu mu? Hangi konu ve konulardan bahsedilecek? Cuma hutbeleri her camide aynı mı? Diyanet Hutbe ne demek!

Bu hafta Diyanet İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan 21 Şubat Cuma hutbesi Perşembe günü yayımlandı. Her hafta olduğu gibi Cuma Hutbeleri ve konusu Müslümanlar tarafından günün en çok merak edilen konuları arasında yer alıyor. Türkiye genelinde tüm il ve ilçelerinde, yaklaşık 90 bin camide imamlar tarafından okunacak bu haftaki hutbesinin konusu da vatandaşlar tarafından yoğun ilgiyle takip ediliyor. İşte bu hafta tüm camilerde okunacak Cuma hutbesi konusu ve tam metni…

Cuma Hutbesi 21 Şubat 2025

21 Şubat tarihli (yarınki) Türkiye genelinde camilerde okunacak hutbesi Diyanet İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından yayınlandı. İşte Diyanet İşleri Başkanlığınca hazırlanan “Gaybın Bilgisi Yalnızca Allah’a Aittir” konulu Cuma hutbesi ve tam metni

Cuma Namazı ve Cuma Hutbesi / Friday Khutbas / خطب الجمعة​​​​​​​​​​ / Freitag Predigt

GAYBIN BİLGİSİ YALNIZCA ALLAH’A AİTTİR

بِسْـــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

Muhterem Müslümanlar!

Zaman zaman sihir ve büyü yapanlara ve yaptıranlara rastlıyoruz. Dünyevi menfaatler uğruna insanların duygularını ve kazançlarını sömüren cinci, falcı, medyum, muskacı ve üfürükçülere şahit oluyoruz. Bir takım televizyon kanalları ve dijital mecralar bu kötülükleri işleyenlere ortam hazırlıyor. Bugünkü hutbemizde yüce dinimiz İslam’ın bu konulara bakışını hatırlamaya ve hatırlatmaya çalışalım.

Aziz Müminler!

Dinimize göre sihir ve büyü, büyük bir günahtır.[1] Allah Resûlü (s.a.s), “Allah’a şirk koşmak ve sihir yapmak gibi insanı helâke götüren şeylerden kaçının.”[2] buyurmaktadır. Sihir ve büyü yapmak ve yaptırmak, kul hakkı ihlalidir, zulümdür. Tevhid inancımızla ve tevekkül anlayışımızla bağdaşmayan çirkin bir tutum ve davranıştır. Bu günahı işleyenler, tövbe etmedikçe ve haklarına girdikleri kişilerle helalleşmedikçe Allah’ın gazabından asla kurtulamazlar.

Kıymetli Müslümanlar!

Cinler de insanlar gibi Allah’ın kullarıdır. İman edenleri de etmeyenleri de vardır. Onlar da insanlar gibi gaybı bilemezler. Allah’ın izni olmadan hiç kimseye zarar veremezler. وَلِلّٰهِ غَيْبُ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِ “Göklerin ve yerin gaybı yalnızca Allah’a aittir.”[3]

Bu sebepledir ki, cinlerle irtibat kurup gelecekten bilgi aldıklarını iddia edenler düpedüz yalancıdır. Bu hususta Müslümana düşen; insanların şerrinden Allah’a sığındığı gibi cinlerin şerrinden de Allah’a sığınmak, ibadete ve duaya devam etmektir. Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in tavsiyesine uyarak Felak ve Nâs surelerini bolca okumaktır.[4]

Ayrıca kahve, çay, tuz ve bakla gibi nimetlerle bakılan fal çeşitlerinin tamamı ayette buyurulduğu üzere,        رِجْسٌ مِنْ عَمَلِ الشَّيْطَانِ “Şeytan işi bir pisliktir.”[5] Kartlara, burçlara, el veya yüze bakarak geleceğe ait tahminler yürütmek haramdır, günahtır. Bu kötülükleri; televizyon, gazete ve sosyal medya gibi yerlerde paylaşmak ise hesabı ağır bir vebaldir.

Allah Resûlü (s.a.s)’in bu konudaki uyarısı gayet açıktır: “Kim, Allah’ın indirdiklerini kabul etmeyip bir kâhine, medyuma gider ve onun sözlerini tasdik ederse Hz. Muhammed’e indirileni inkâr etmiş olur.”[6]

Değerli Müminler!

Cenâb-ı Hak, “Biz, Kur’an’ı müminlere şifa ve rahmet olması için indirdik.”[7] buyurmaktadır. Kur’an-ı Kerim; okunmak, anlaşılmak ve yaşanmak için gönderilmiştir. Ferdî ve içtimaî sıkıntılarımızın çaresi ondadır. Bununla birlikte, hastalıklarımızın şifasına yönelik tıbbi tedavi yollarına başvurmakla beraber, Kur’an okumak ve Sevgili Peygamberimiz (s.a.s)’in dualarıyla Allah’a niyazda bulunmak, bedenimize sıhhat, ruhumuza sekinet verir. Ancak Kur’an ayetlerini veya duaları bir kâğıda yazarak veya üfleyerek kazanç elde etmenin dinimizde asla yeri yoktur.

Aziz Müslümanlar!

Sihir ve büyü yapanlar sihirbazdır, büyücüdür. Cinlerle uğraşanlar cincidir. Fal bakanlar falcıdır. Menfaat elde etmek için muska yazanlar muskacıdır. Üfleyerek insanları iyileştirdiğini iddia edenler üfürükçüdür. Bunların hiçbirisi ‘Hoca’ değildir.

Bu kişileri Sevgili Peygamberimiz (s.a.s)’in varisi olan hocalarımızla bir tutmak, bu haram fiillerin meşrulaşmasına ve yayılmasına sebebiyet vermektedir. Bütün bu batıl inanç ve hurafeler, sağlam bir tevhid inancının ve sağlıklı bir din anlayışının oluşmadığı ortamlarda zemin bulmaktadır. Bu da bizlere; sahih ve doğru dini bilginin ne kadar zaruri, Kur’an ve sünnete dayalı din eğitiminin ne kadar vazgeçilmez, din istismarının ise ne kadar tehlikeli olduğunu açıkça göstermektedir.

Öyleyse Kıymetli Müminler!

Dinimizin değerlerini ve insanımızın duygularını istismar edenlere karşı uyanık olalım. Kendi dertlerine deva, hastalıklarına şifa olamayan hurafecilere asla aldanmayalım. Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in saç veya sakalının yıkandığı suyu dağıtacağını ilan ederek sohbetlere çağıran bidatçilere asla itibar etmeyelim. Şifa, başarı, rızık ve kısmet hususunda üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirip sonra Rabbimize tevekkül edelim.

Unutmayalım ki, Allah’ın izni olmadan hiçbir kimse ve hiçbir yöntem kişiye ne fayda sağlayabilir ne de zarar verebilir. Takdir, sadece ama sadece Allah’a aittir. Sözümüzün sonu Rabbimizin şu ayeti olsun: “…Kim Allah’a dayanıp güvenirse Allah ona yeter…”[8]


[1] Buhârî, Tıb, 48.

[2] Nesâî, Muhârebe, 19.

[3] Hûd, 11/123.

[4] Tirmizî, Tıb, 16.

[5] Mâide, 5/90.

[6] İbn Mâce, Tahâret, 122.             

[7] İsrâ, 17/82.

[8] Talâk, 65/3.

Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü

Hutbeyi indir

21.02.2025 tarihli Cuma Hutbesini Türkçe, Arapça, İngilizce, Almanca metni, okunuşu ve PDF Formatında indir

Diyanet hutbe Cuma, dibbys, diyanet fetva, cuma hutbesi duası, cuma hutbesi arşivi, cuma hutbeleri pdf, Cuma hutbesi bugün, cuma hutbesi nasıl yapılır, nasıl okunur?

Cuma Hutbesi nedir, ne zaman okunur?

Cuma Hutbesi, İslam dininde Cuma namazının önemli bir parçasıdır ve Cuma namazı öncesinde okunur. Hutbe, imam tarafından cemaate hitaben yapılan bir konuşmadır ve dini, sosyal ve ahlaki konuları içerir. Cuma namazı, İslam’ın farz kıldığı önemli ibadetlerden biridir ve hutbe, bu ibadetin ayrılmaz bir parçasıdır.

Cuma Hutbesi Ne Zaman Okunur?

Cuma hutbesi, Cuma namazından önce okunur. Cuma namazı, öğle vaktinde kılınır ve hutbe, namazın bir şartıdır. Hutbe olmadan Cuma namazı geçerli sayılmaz.

  • Süre: Hutbe, genellikle 15-20 dakika sürer. İki bölümden oluşur:
  • Birinci Hutbe: İmam, cemaate hitaben konuşma yapar.
  • İkinci Hutbe: Daha kısa olan bu bölümde, genellikle dua ve öğütler yer alır.

Cuma Hutbesinin Okunuş Şekli

  • Hutbe Öncesi: İmam, minbere çıkar ve cemaate selam verir. Ardından iç ezan okunur.
  • Birinci Hutbe: İmam, cemaate hitaben konuşma yapar. Bu bölümde genellikle bir ayet ve bir hadis okunur.
  • Ara: İmam, bir süre oturur ve ardından ikinci hutbeye başlar.
  • İkinci Hutbe: Daha kısa olan bu bölümde, dua ve öğütler yer alır.
  • Hutbe Sonrası: Hutbe bittikten sonra kamet getirilir ve Cuma namazı kılınır.

Cuma Hutbesinin Tarihsel Kökeni

Cuma hutbesi, Hz. Muhammed (s.a.v.) döneminde başlamıştır. Peygamber Efendimiz, Medine’de ilk Cuma hutbesini okumuş ve bu gelenek günümüze kadar devam etmiştir.

Hutbeler, İslam toplumunun bir araya gelip dini ve sosyal konularda bilgilendiği önemli bir vesiledir.

Peygamber Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:

  • “Cuma günü hutbe okunurken kim ‘sus’ derse boş konuşmuş olur. Kim de boş konuşursa onun Cuma’sı yoktur.” (Buhari)
  • “Cuma namazı, hutbe ile farz kılınmıştır. Kim hutbeyi dinlemezse onun Cuma’sı yoktur.” (Ebu Davud)

Cuma Namazı Kaç Rekattır? Farz mı?

Cuma namazı; 4 rekât sünneti, 2 rekât farz ve 4 rekât da son sünnet olmak üzere toplamda 10 rekâttır. Her hafta Cuma günü cami ve mescitlerde kılınır ve erkeklere farz olan bir namazdır.

Cuma namazı farz-ı ayındır. İslam âleminde Cuma günleri Müminlerin bayramı olarak sayılmaktadır ve erkeklere farz olarak kılınmıştır. Kadınlar için Cuma namazı farz değildir.

Cumanın farzından önce, imam tarafından minberde hutbe okunur. Cuma hutbesi farzdır ve Hutbe okunmadan kılınan bir cuma namazı sahih değildir.

Bu yazılar da ilginizi çekebilir;

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu

Reklam Engelleyici Algılandı

Lütfen reklam engelleyiciyi devre dışı bırakarak bizi desteklemeyi düşünün